Kronik Ağrılarda Manuel Terapi Yöntemi | Ankara Manuel Terapist Gazi Sarıkaya
Kronik Ağrılarda Manuel Terapi Yöntemi

Kronik Ağrılarda Manuel Terapi Yöntemi

Kronik ağrı, ülkemizde oldukça yaygın bir sorundur ve neredeyse ülke nüfusunun üçte birini etkiler. Bu sorunla mücadelede farmakolojik yaklaşımlar ve özellikle opioid reçeteleri giderek artmıştır. Ancak maalesef bu yaklaşımlar etkisiz olabilir ve ciddi riskler, bağımlılık ve ölüm gibi sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle, kronik ağrı yaşayan bireyler için farmakolojik olmayan tedavi seçenekleri birinci basamak tedavi olarak önerilmektedir. Manuel fizyoterapist Gazi Sarıkaya olarak, bu ihtiyaca yanıt vermek için uygun bir konumdayız ve hastalarımıza çeşitli farmakolojik olmayan tedavi seçenekleri sunabiliyoruz.

Fizyoterapist Gazi Sarıkaya, kronik ağrı ve diğer kas-iskelet bozukluklarına sahip hastaları etkili bir şekilde tedavi etmektedir; ancak bu çalışma alanı birçok faktörün kesişim noktasında bulunmaktadır. Geleneksel bir yaklaşıma göre, başarılı sonuçlar doğru teknik seçimi ve hassas uygulamayı gerektiren müdahalelerle doğrudan ilişkilendirilir.

Ancak Gazi Sarıkaya, kronik ağrı olan bireyler için ideal sağlayıcılar olarak kabul edilmelerinin nedeni, güncellenmiş bir paradigmayı benimsemektir. Bu yeni yaklaşımda, manuel terapi deneyiminin karmaşıklığını kabul eder ve etkileşimlerimizdeki bağlamsal faktörlerin önemini vurgularız. Ağrı, dinamik duyu, bilişsel süreçler ve duygusal faktörlerle düzenlenen bir deneyimdir. Hastanın beklentileri, ruh hali, arzuları ve geçmiş deneyimleri gibi birçok faktör, ağrı algısını etkiler. Artık ağrıyı sadece periferik bir bozulma olarak değil, daha karmaşık bir şekilde ele alıyoruz ve kronik ağrının sonuçlarını etkileyen birçok etkileşim faktörü olduğunu kabul ediyoruz.

Kapsamlı bir yaklaşım, hastaya özgü özelliklerin yanı sıra hastanın ve terapistin kültürel önyargılarını, inançlarını ve deneyimlerini de dikkate alır. Ayrıca, hastalarla fizyoterapistler arasındaki etkileşimin sonuçları üzerinde doğrudan veya dolaylı etkileri olduğunu da kabul eder. Bu yaklaşım, hastanın ve terapistin etkileşimlerini onaylarken, modifiye edilmiş beklentiler veya ruh hali gibi faktörlerin tedavi seçimiyle doğrudan ilişkili olabileceğini vurgular. Son olarak, bu yaklaşım, psikososyal stratejileri ve ağrının etkisini azaltmayı hedefleyen ek müdahalelerin (örneğin, egzersiz) entegrasyonunu destekler ve olumlu davranışsal değişimi teşvik eder.

Bu şekilde, kronik ağrı tedavisi için güncellenmiş bir yaklaşımın gerekliliğini ve fizyoterapistlerin bu alanda önemli bir rol oynadığını vurgulamış olduk. Bu yaklaşım, bireye özgü faktörleri, etkileşimleri ve kapsamlı bir tedavi planını içererek kronik ağrıyı daha etkili bir şekilde yönetmeyi amaçlamaktadır.